Aşk, Yepyeni Kalabilen Eski Bir Masaldır. H.HEİNE

27 Aralık 2014 Cumartesi

Ağır Saçmalık

Yazamıyorum.
Evet başlangıç cümlem bu olmalı. Keza altı kere başlayıp sildiğimi düşünürsek yazıya...
Yazamıyorum ama bu hissizleştiğim anlamını taşımaz elbet. Yılmadım, yıldıramadılar, yıldıramayacaksınız da...
Hala bir hayal dünyam var ki masalların ötesinde. Hemde lekesiz, ışıl ışıl, umut kokan ve sevgiyle dolan sokakları olan bir Çağ şehrinde... Şehir sanırım mucizeler gezegeninde, rengarenk insanlarla dolu olan sonsuz ve zamansız.. Ve herkes mutlu.. İşte mucize kısmı bu oluyor sanırım.
Ahh... ne hoş.. Hala çocuksuyum ve umarım öyle kalacağım.

Sıradanlaşamıyorum. 
Eskiyorum, ekşiyorum, yoruluyorum... daha niceleri oluyorum ama, 'ama'sı var işte. Eksik de oluyorum genellikle. Eksiliyorum bazen de. Oysa yarımlık bana göre değil, hele ki bir kısımlık..
Ben bir kısımlık dolduramıyorum mesela rolümü.
Bir sürelik tamamlayamıyorum ruhları ya da bir kuplesi olamıyorum şarkıların.

Ya benim için yapılmalı bütün beste, ya da Es'in de bile olmamalıyım düşünce geçişlerinde.
Ya yazılan şiirin her mısrası olurum hatta virgülleri bile,
Ya da satır boşluğu kadar bulunmam okunan gözlerde,
Diyeceğim o ki ben, masalın tamamı olmadıktan sonra bana en güzel roller bahşedilse ya da en iyi en kalıcı karakterler...
Ben 'rol' olduktan sonra girmem o masala.. İster baş olsun ister son, hep olmadıktan sonra girmem giremem.

Ben yoldan geçen, selam verip kaybolan , kanatlarını açıp maviye uçan o gizemli rollerden olmam , olamam o ben değilim. 
Evet bencilim evet mükemmelliyetçiyim belki..
Evet yetinmesini bilmiyorum çoğu zaman. Yoo çoğu zaman değil hiçbir zaman.

Belki de yetinmeyi ögretmeyi bilmediğim ve hep fazlasını istediğim icin karşımdakı insan namına. Kimsenin aklına böyle düşünmek gelmez ama. Her neyse..
Diyeceğim o ki... 
Masal benim masalımsa ve gerçek kahraman bensem eğer ordan çıkmamayı başka hiçbir yerde figüran olmamayı tercih ederim.
Halbuysa zaten siz de yetinmeyiniz, 

Çünkü biliniz ki bu kahraman sizi yetindirmeye alıştıracak kadar ortalama seviyelerde tutmayacaktır.
Yeter ki yükseklik korkunuz olmasın bayım...

13 Eylül 2014 Cumartesi

Yargılar

Ben yazı yazarım.
Eşime , dostuma, arkadaşıma, sevdiğime...
Hatta bazen sevmediğime bile. O an beni beslemesi önemlidir ya da bir nevi ilham vermesi diyelim. Ama yazdıklarımın yaşadıklarımla paralel tutulup yargılanmasından sıkılıyorum, boğuluyorum bazen.
Diyeceğim o ki, ben bugün yalnızlıktan kusacağımı yazsam kendimden ziyade senden, ondan, yalnızlığın özünden de besleniyor olabilirim. Nitekim bazen de hissettiğim bire-bir odur, ama bundan da kime ne demekten alamıyorum kendimi..
Kısacası azizim yargılanmak ! Yargılanmaktan yorulan zihnim,bunalan kalbim mevcuttur.
Ha şimdi soran gözler, dile gelen sözler olur aslında kim yargıladı bu kızı da kustu bu kadar sıkıntılarını..
İşte en eğleneceğim kısım burası..
Kimse tarafından suratım asılmadı ya da yargılanmadı paragraflarım, şiirlerim...
Henüz.. 
Diyeceğim o ki gerçek olsa da , olmasa da 
Böyle düşünen insanlar olacaksa, olmasın hayatımda.
Ben bunu niye yazdım..
Anlattım ama sanırım yine de anlaşılmadım.
Tek istediğim şey, saklanmamak..
Korkuyorsanız herhangi biriniz, en iyisi bana ilham vermeyiniz !
(gülücük)

18 Haziran 2014 Çarşamba

Şarköy Özledim Seni.

Uzaklaşmak iyi gelecek bana. Özlediklerim var orada, eğleneceğim yerler, ağlayacağım liman, gece yapacağım sahil gezilerim var hem.
Şarköy..
Seni özledim, deli gibi. Kimse senin gibi değil.Sen gitmezsin hiç, bu ne güzel bir duygu. Kalmak, kalabilmek..
Biliyorum sen de özledin beni, sesimi, gülüşlerimi hatta gözyaşlarımı.
Yoo..ağlamaya gelmiyorum ama mutlu değilim. Neden nasıl olayım ? Ayrıca benim mutluluğumdan önemli şeyler var hayatta..
Saygı duyuyorum..

Hayır.. ağlamıyorum..
Kim demiş Çağ güçsüz, tamam ben diyorum. Kalbim var çünkü, hepinizden fazla..
Ama noktalarım bile benziyormuş noktalarına onu fark ettim..
Paylaşacak çok şeyim birikti yalnız. Kalbimin odaları cereyan bile yapamıyor artık. Kapattım pencerelerimi.
Düşünüyorum, keşke çöpe atsaydım kelimelerimi diyorum bazen.

Ah Çağ sen, sen ve sivri dilin. .
Ve kendime yabancılaşıyorum daha sonra, kaybettiğim her şeyden herkesten ben sorumluyum çünkü.
Ben ve beynimden bağımsız hareket eden çenem..

Benim kulaklarım yok artık, dinleyemeyeceğim kendimi. Belki bir süreliğine belki de...
Neyse,

Yazarım ben de. Hem gönderilmemiş mektuplar da umutlandırır insanı. Bir gün doğru adres bulunursa, okunur belki.
Bu şarkıyı da pek severim bugünün şarkısı da sen ol bakalım.
Bazı sesler vardır ki , derinlik katar hayatına..
Boğulmadan yüzebilirsem ne ala bana..
Kalın sağlıcakla..

15 Haziran 2014 Pazar

Penceremden...

Hayallerimde bile özgür değilim,
Beni özgür kılın,
Ruhum var benim,
Sıkıstırmayın...
Doğru değil,
Mutlu olmak istiyorum.

14 Ocak 2014 Salı

Gerçeklere biraz mola;
Ve sanki o sadece severken bile, bütün anlarımı süslerdi
O beni severdi, ben hayranlıkla seyrederdim.
Sonra ben de sevdim
Ben sevdikçe o daha çok, daha çok sevdi.

Ve anladık ki,
Sevgi paylaştıkça çoğalan bir şeydi.